Geçtiğimiz günlerde TÜSİAD Genel Kurulu’nda gerçekleşen ve büyük tartışmalara neden olan konuşma, toplumun farklı kesimlerinde tepkiyle karşılandı. Genel Başkan’ın siyaset diliyle ve adeta bir siyasetçi gibi konuşması, devlet kurumlarını ve özellikle iktidarı hedef alması, ciddiyetle üzerinde durulması gereken bir hadsizlik ve rezillik örneğidir.
Bu konuşma, TÜSİAD gibi bir iş dünyası örgütünün asli görevinden ve misyonundan saparak, kendisini siyasi tartışmaların ortasında bulmasının ne denli sakıncalı olduğunu göstermektedir. Ekonomiye, iş dünyasına ve topluma katkı sağlamak amacıyla kurulan bu kuruluşun, siyasete bu denli müdahil olması, kendi prestijine ve güvenilirliğine zarar vermektedir.
Genel Başkan’ın iktidarı hedef alan söylemleri, devlet kurumlarına yönelik eleştirileri, sadece iktidar partisini değil, devleti ve tüm devlet kurumlarını da zan altında bırakmaktadır. Bu durum, devletin ve devlet kurumlarının tarafsızlığı ve bağımsızlığı ilkesine zarar verdiği gibi, toplumsal huzuru da tehdit etmektedir.
Türkiye Yüzyılı Partisi olarak, buna benzer rezillikleri kabul etmiyoruz !
Muhalefet cephesinde büyük bir sevinçle karşılanan ve adeta ellerini ovalayarak izledikleri bu konuşma, aslında muhalefetin de gerçek niyetini ve devlet meselelerine bakış açısını ortaya koymaktadır. Kendi siyasi çıkarlarını gözeterek, devletin ve devlet kurumlarının hedef alınmasını hoş karşılayan ve bundan medet uman bir muhalefet anlayışı, ne yazık ki toplumsal fayda sağlamaktan uzaktır.
TÜSİAD Genel Kurulu’ndaki bu konuşma, sadece bir rezalet ve hadsizlik örneği olmanın ötesinde, toplumun farklı kesimlerinde büyük bir infial yaratmış ve derin yaralar açmıştır. Bu tür söylemlerin ve tutumların, ülkemizin huzurunu ve birliğini tehdit ettiği unutulmamalıdır. TÜSİAD gibi kurumların, asli görevlerine dönerek, toplumsal faydayı ve ekonomik kalkınmayı sağlamak amacıyla çalışmaları, en büyük temennimizdir.
News
