05 Aralık 2025 Cuma
Zeki Müren’in doğum günü nedeniyle Yenimahalle Belediyesi tarafından hazırlanan “Zeki Müren’i Anma Konseri”, Dört Mevsim Tiyatro Salonu’nda yoğun katılımla gerçekleştirildi. Etkinlikte sanatseverler, Türk Sanat Müziği’nin unutulmaz eserleriyle bir araya geldi.

Usta Sanatçının Eserleri Salonda Yankılandı
Şef Derya Bozkurt Uğurlu yönetimindeki YENİMEK Türk Sanat Müziği Korosu, programı “İşte Benim Zeki Müren” adlı eserle başlattı. Ardından Şimdi Uzaklardasın, İlk Aşk, Bir Demet Yasemen gibi sevilen eserler solo ve koro olarak seslendirildi. Performans, izleyicilerin alkışlarıyla karşılık buldu.
“Bu Ülkenin Gerçek Yorumculara İhtiyacı Var”
Konseri katılımcılarla birlikte takip eden Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, zaman zaman eserleri izleyicilerle beraber seslendirdi. Program sonunda koroya teşekkür eden Yaşar, Şef Uğurlu’ya çiçek takdim ederek “Bugün öz müziğimiz olan Türk Sanat Müziği’nin ustası, sanat güneşimiz Zeki Müren’i saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz.” dedi.
Yaşar açıklamasında, “Türk Halk Müziği de Türk Sanat Müziği de Türk milletinin öz müziğidir. Gençliğimizde bu besteler nasıl söyleniyorsa şimdi de öyle söylensin istiyoruz. Bu yüzden YENİMEK’te bunları size özünden koparmadan öğretiyoruz. Bu eserler aşktır, meşktir, sevgidir. Bu ülkenin Zeki Müren, Müzeyyen Senar, Alaeddin Yavaşca, Avni Anıl ve Muazzez Abacı gibi gerçek yorumculara ihtiyacı var. Sanatçılarımızı unutmayacağız, unutturmayacağız.” ifadelerini kullandı.
Sanatseverlerle Buluşma Devam Edecek
Yaşar, açıklamasının devamında belediyenin sanat yatırımlarına değinerek “Sizler sanatla buluşun diye Türkiye’de çoğu belediyede olmayan salonları yaptık ve sanatçılarımızı Yenimahalle ile buluşturuyoruz. Buluşturmaya da devam edeceğiz.” diye konuştu.
Kaynak: CUMHA – CUMHUR HABER AJANSI
Uluslararası Yerel Yönetimlerde Kadın Zirvesi, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanlığı ev sahipliğinde Ankara’da gerçekleştirildi. Zirvenin açılış oturumunda konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, afet bölgesindeki şehirlerin yeniden inşa sürecine ilişkin kapsamlı değerlendirmelerde bulundu.
“Deprem bölgesinde tarihî bir inşa hareketi yürütüldü”
Bakan Kurum, 6 Şubat depremlerinin ardından başlatılan çalışmaların büyük oranda tamamlandığını belirterek, “Deprem bölgesinde tarihin en kapsamlı konut hareketi başarıyla tamamlanmıştır.” dedi. Kurum, yapılan her projede güvenlik, dayanıklılık ve sosyal yaşam alanları açısından uluslararası standartların esas alındığını ifade etti.

“Türkiye artık dünyada örnek şehirler kuran bir ülkedir”
Kurum, afet sonrası toparlanma kapasitesine vurgu yaparak, “Bugün dünyaya baktığınız birçok gelişmiş ülkede bile bir afet olduğunda vatandaşını sigorta şirketinin insafına bırakan bir anlayış varken, Türkiye artık, afet sonrası hızlı ve kaliteli aynı zamanda donatılarıyla örnek şehirler kuran anlayışla tüm dünyada bir numaradır.” diye konuştu.
453 bin konut için teslim hedefi
Bakan Kurum, sahadaki ilerlemenin planlandığı şekilde sürdüğünü belirterek, “İnşallah yıl bitmeden 453 bin konuttan daha da fazlasını teslim edeceğiz.” açıklamasını yaptı. Kurum, teslim süreçlerinin il ve ilçe bazında eş zamanlı devam ettiğini ve yerleşim merkezlerinin etap etap tamamlandığını kaydetti.

“Asrın inşası yeni konut projeleriyle devam edecek”
Kurum, yürütülen çalışmaların yalnızca mevcut ihtiyacı karşılamayı değil, yeni şehircilik vizyonunu güçlendirmeyi hedeflediğini belirterek, “Asrın inşasında yazdığımız başarı öyküsünü, yüzyılın konut projesiyle zirveye taşıyacağız.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: CUMHA – CUMHUR HABER AJANSI
Yalova Belediyesi Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü, Dünya Toprak Günü kapsamında kent genelinde “Toprağa Değer Verenler” temasıyla gerçekleştirdiği çalışma kapsamında yerli Albaşak tohumlarını eken çiftçileri ziyaret etti. Belediye ekipleri, tarlalarda hem üretimin son durumunu inceledi hem de çiftçilerin üretim yolculuklarına ilişkin değerlendirmelerini dinledi.
“Toprak Verdiğiniz Emeği Saklamaz”
Programın dikkat çeken isimlerinden biri olan Yalovalı kadın çiftçi Nihal Askar Bayraktar, toprağın kendisine kazandırdıklarını şu sözlerle aktardı: “Toprakla uğraşmak, insanla mücadele etmekten daha kolay. Toprak, verdiğiniz emeği saklamaz; mutlaka geri verir.” Bayraktar, kadın üreticilerin karşılaştığı kısıtlamalara değinerek, “Pek çok kadın tarıma başlamak istiyor ama eşlerinden ya da ailelerinden kısıtlama görüyor. Ben bugün buradaysam, eşimin yanımda durması sayesinde. Kadınların üretimden uzak kalmaması için destek çok önemli.” dedi.
Gençlerin Toprakla Bağ Kurmasına Vurgu
Ziyaretlerde bazı çiftçiler, toprağın toplumsal ve bireysel açıdan dönüştürücü gücüne dikkat çekti. Bir çiftçi, gençleri üretime davet ederek, “Toprakla uğraşan genç kötülüklerden uzak durur. Toprak sabır, emek ve doğruluk öğretir.” ifadelerini kullandı.
Su Tasarruflu Üretim Çağrısı
Yalova Belediyesi Tarımsal Hizmetler Müdürü Sedat Çil, kentteki su seviyelerindeki düşüşe işaret ederek, “Yalova’da su seviyelerinin düşmesi hepimize ciddi bir uyarı veriyor. Su tasarruflu üretim artık sadece bir tercih değil, bir zorunluluk. Damla sulama, yağmur suyu hasadı ve akıllı sulama gibi yöntemlerle toprağı ve suyu korumak için hep birlikte hareket etmeliyiz.” dedi. Çil, dağıtılan su tasarrufu aparatlarının üretimde küçük ama etkili katkılar sağlayacağını belirtti.
Belediye Desteklerine Teşekkür
Çiftçiler, Yalova Belediyesi tarafından sağlanan yerli tohum, fide ve üretim desteklerinin üretim motivasyonlarını artırdığını ifade ederek Yalova Belediye Başkanı Mehmet Gürel ve ekibe teşekkür etti. Gürel, “Yalova’nın üretim gücüne inanıyoruz. Üreticilerimizin yanındayız ve her zaman destek olmaya devam edeceğiz.” açıklamasında bulundu.
Kaynak: CUMHA – CUMHUR HABER AJANSI
Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, Samsun’da gerçekleştirilen**“100 Yeni Ambulans Takdim Töreni”ne katılarak Türkiye’nin acil sağlık hizmetlerindeki kapasite artışını değerlendirdi. Bakan Memişoğlu, konuşmasında son yıllarda ulaşılan hizmet seviyesinin hem ülke içinde hem de uluslararası insani yardım operasyonlarında önem taşıdığını ifade etti.
“Acil sağlık hizmetlerini kesintisiz sürdürüyoruz”
Türkiye’nin afet bölgelerinde ve uluslararası kriz ortamlarında yürüttüğü operasyonlara değinen Bakan Memişoğlu, “Ülkemiz genelinde bugün 3 bin 574 acil yardım istasyonu ve 6 bin 308 kara ambulansı ile vatandaşlarımıza kesintisiz acil sağlık hizmeti sunuyoruz. Bu sayı, son 20 yılda 40 kat artmıştır.” dedi. Memişoğlu, yıl sonuna kadar 856 yeni ambulansın filoya dâhil edileceğini kaydetti.

“2025 yılında 112’den yararlanan vatandaş sayısı 6 milyona ulaştı”
Memişoğlu, acil sağlık hizmetlerinin kullanımındaki artışa işaret ederek, “2025 yılı itibarıyla 112 acil sağlık hizmetinden yararlanan vatandaş sayımız 6 milyona ulaştı. Helikopter ve uçak ambulanslarımızla 5 bin 500’den fazla kritik hastanın hayatını kurtararak sağlık tesislerine ulaştırdık.” ifadelerini kullandı.
“GÖKBEY acil sağlık filosuna yeni bir boyut kazandıracak”
Konuşmasında yerli ve millî üretime yönelik çalışmaları da aktaran Bakan Memişoğlu, GÖKBEY helikopter ambulanslarının 2026 sonunda filoda görev almaya başlayacağını belirtti. “GÖKBEY sadece bir helikopter değildir; mühendislerimizin ve savunma sanayimizin kabiliyetlerinin gökyüzüne taşınmış hâlidir. Uçuş performansı ve donanımıyla en ücra noktalara erişim kapasitemizi artıracaktır.” dedi.

Dijitalleşme ve yerli teknoloji vurgusu
Memişoğlu, Türkiye’nin dijital sağlık altyapısının acil sağlık hizmetlerine güçlü biçimde entegre edildiğini belirterek ASELSAN iş birliğiyle geliştirilen Otomatik Eksternal Defibrilatör (OED) cihazlarının kullanımından söz etti. “Her yerli üretim, her eğitim, her teknoloji Türkiye’nin yarınlarına yapılmış stratejik bir yatırımdır.” ifadelerini kullandı.
“Bu yapının kalbi insan kaynağıdır”
Acil sağlık hizmetlerinin başarısında personelin rolüne dikkat çeken Memişoğlu, “Bugün 50 bine yakın acil sağlık hizmetleri personelimiz ve 20 bine yakın UMKE gönüllümüz, dünyanın birçok bölgesinde Türkiye’nin merhametini ve insan hayatına verdiği değeri temsil etmektedir. Her birine gönülden teşekkür ediyorum.” dedi.
Kaynak: CUMHA – CUMHUR HABER AJANSI
TTI İzmir–19. Uluslararası Turizm Ticaret Fuarı ve Kongresi, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde, İZFAŞ ve TÜRSAB iş birliğiyle Fuar İzmir’de gerçekleştirildi. TTI Stage’de düzenlenen oturumlarda, dünya turizminin yönü, Türkiye’nin rekabet gücü ve Ege Bölgesi’nin bağcılık mirasının turizme yansımaları ele alındı.
Dünya Turizminin Yeni Yönü Masaya Yatırıldı
“Dünya Turizmi Nereye Gidiyor” başlıklı oturumda Ege Turistik İşletmeciler ve Konaklamalar Birliği Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu Başkan Yardımcısı Mehmet İşler moderatör olarak yer aldı. TÜROFED eski Başkanı ve Antalya Büyükşehir Belediyesi Danışmanı Osman Ayık, TÜRSAB Hukuk Danışmanı İlker Ünsever ve Fest Travel’dan Faruk Pekin, yeni turizm eğilimlerine ilişkin görüşlerini paylaştı.
Ayık, turizmi “Değişen, değiştiren ve dönüştüren” üçlü yapı ile tanımlayarak, “Dünya ile birlikte turizm de hızla dönüşüyor. Türkiye’nin elindeki turizm ürünlerini yeniden envanter çalışmasıyla değerlendirmesi gerekiyor.” dedi. Ayık, müşteri beklentilerinin değişmesiyle birlikte turizm ürünlerinin yeniden konumlandırılması gerektiğini vurguladı.
Ünsever, turizmin merkezinde insanın bulunduğunu belirterek, “Turizmin temelinde; deneyim, his, öğrenme ve keşif var. Turizmin özü, insan ilişkileri. Sanal teknolojilerle turizm ikame edilemez.” ifadelerini kullandı.
Kültür turizminin önemine dikkat çeken Pekin ise, “Türkiye turizmi iki ana eksen üzerinde şekillenmiş durumda. Türk turizmi için kalıcı ve sürdürülebilir çözüm kültür turizmidir.” dedi.
İzmir Bağ Yolu Uluslararası Kültür Rotasında Güçleniyor
“ITER VITIS–İzmir Bağ Yolunun Dünyaya Yolculuğu” oturumunda Anadolu Gastronomi Turizmi Derneği’nden Yalçın Güçer moderatörlük yaptı. Iter Vitis Avrupa Konseyi Kültür Rotası Başkanı Emanuela Panke, LA Organik Bağcılık ve Şarapçılık Fabrika Direktörü Ali Boz ve Urlice Şarapçılık Sahibi Bilge Bengisu Öğünlü, İzmir Bağ Yolu’nun kültür rotalarındaki konumunu değerlendirdi.
Konuşmacılar, İzmir’in binlerce yıllık bağcılık geçmişiyle uluslararası turizm ağlarına entegre olma potansiyelinin arttığını vurguladı. İzmir Bağ Yolu’nun gastronomi, kültür, kırsal yaşam ve sürdürülebilir turizmi bir araya getiren bütüncül bir deneyim sunduğu ifade edildi.
Ege’nin Üç Güçlü Bağ Rotası TTI Stage’de Tanıtıldı
“Bağ Turizmine Ege İmzası: Çal Bağ Yolu, Urla Bağ Yolu ve Lidya Antik Bağ Rotası” başlıklı oturumda moderatörlüğü Onur Türkay üstlendi. Prof. Dr. Hürriyet Yılmaz, Ceylan Ertörer Diaz Leon ve Ercan Boztepe, Ege’nin bağcılık kültürünün turizme nasıl dönüştüğünü detaylarıyla anlattı.
Leon, Urla Bağ Yolu’nun “gerçek bir yaşam rotası” olduğunu belirterek, “Butik bağ evleri, yerel üzüm çeşitleri ve gastronomi ile entegre yapısı ziyaretçilere bütüncül bir deneyim sunuyor.” dedi.
Prof. Dr. Yılmaz, Çal Bağ Yolu’nun üretim kapasitesine dikkat çekerek, “Türkiye’nin en önemli üzüm ve şarap üretim merkezlerinden biri konumunda. Bu potansiyelin turizmle daha güçlü entegre edilmesi önem taşıyor.” açıklamasını yaptı.
Boztepe ise Lidya Antik Bağ Rotası’nın tarihsel derinliğini vurguladı: “Antik dönemden gelen bağcılık geleneğini günümüze taşıyor ve ziyaretçilere tarihsel bir yolculuk sunuyor.”
Konuşmacılar, Ege Bölgesi’nin yalnızca deniz, kum, güneş odaklı turizmle değil, bu üç bağ rotası üzerinden kültür, gastronomi, kırsal yaşam ve sürdürülebilirlik temelli model ile örnek oluşturabileceğini ifade etti.
Kaynak: CUMHA – CUMHUR HABER AJANSI